19 Şubat 2012 Pazar

AMOK KOŞUCUSU

“Aklı bir karış havadaki kadınların hayatlarının her anında sahip oldukları o muhteşem unutkanlıkla, sürgünde bulunduğunu, eskiden Fransa’da hükümdar olduğunu, şimdi kelebeklerle ve parlak renkli çiçeklerle nasıl oynuyorsa bir zamanlar insanların yazgılarıyla da öyle oynamaya hakkı olduğunu unutuverdi…”
“Düşsüz geçirilen kapkara bir gecenin ardından, birden günün içine dalıveriyordu insan…”
“Odaya yavaş yavaş akşam doldu, ama o akşamı hissetmedi. Çünkü akşam ağırdan alır. Öğle zamanı gibi küstahça pencereden içeri bakmaz, duvarlardan karanlık sular gibi fışkırır, tavanı boşluğa doğru kaldırır, her şeyi yavaş yavaş alıp sessiz sularının içine karıştırır.”
“Büyük bir hırsla hepsini mideye indirdi, açlığını, tiksintisini, utancını da birlikte yuttu, bir hayvan gibi yedi hepsini, donuk bakışlarla ve gerilmiş yüz hatlarıyla.”
“Acısını parçalara ayırmaya başladığı için gitgide sakinleşti.”

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder